Eskortluk 9’dan 5’e bir iş değildir, bunu hepimiz biliyoruz ve çoğu profesyonel refakatçi, bir sonraki boş günlerinin ne zaman olacağını veya müdavimleriyle hiçbir şekilde iletişim kurmadan ne zaman tatile çıkabileceklerini bilmemenin sıkıntısını çekmeyi başarmıştır.
Ama zaman zaman, yaşımız, sağlığımız veya zihinsel gücümüz ne olursa olsun, vücudumuz sadece bir mola ister ve artık bizi dinlemeyi bırakabileceği bir noktaya geldiğine dair uyarı sinyalleri vermeye başlar.
Bu nedenle en önemlisi, vücudunuzun size söylediklerini aktif bir şekilde dinlemeyi bilmek ve buna göre hareket etmek, ona uyum sağlaması, yeniden şarj olması ve her şeye yeniden başlaması için zaman tanımaktır.
İşte yalnız kalmanın zamanının geldiğini gösteren 4 işaret:
En ufak şeyler bile bunaltıcı geliyor!
Çoğunuzun doğaüstü bir güç olduğunu, aynı anda birden fazla şeyle uğraşabildiğinizi biliyoruz; örneğin, düzenli olarak birlikte olduğunuz biriyle sexting yaparken yeni bir buluşma ayarlamak, alışveriş listenize domates eklemeyi unutmamak, bu hafta sonu en yakın arkadaşınıza yıldönümünde ne hediye alacağınızı düşünmek vb.
Ancak bazen küçük şeyler yüzünden bunalmaya başlayabilirsiniz; örneğin şampuanınız bittiğinde ağlamaya başlayabilir, en sevdiğiniz müşterinize geç kaldığı için bağırabilir veya en sevdiğiniz salatanın bir malzemesini atladığınızda dünyanın sonu gelmiş gibi hissedebilirsiniz.
Küçük sorunların sizi yıprattığını ve çok güçlü bir tepkiye yol açtığını hissettiğinizde, bu, çok fazla yükünüz olduğunun ve yavaşlamanız ve önceliklerinizi yeniden gözden geçirmeniz gerektiğinin bir işaretidir.
Durumu biraz analiz etmenin zamanı geldi: Bu şey benim için gerçekten önemli mi, kendimi daha iyi hissetmek için ne yapabilirim, bana yardım etmesi için kimi arayabilirim? Bunlar kendinize sormanız gereken sorular ve sonra durum o kadar da korkunç hissettirmeyecek.
Kendinizi çok fazla şeyle bunaltmayın ve sadece dinlenmek için kendinize zaman ayırın.
İştahınız çok açık
Çoğumuz duygusal yiyicileriz, bunaldığımızda veya stresli hissettiğimizde aşırı yeme eğilimindeyiz. Bu yüzden, yoğun günlük programınızdan kaçmak için tat tomurcuklarınıza güvenmeye başlıyorsanız, o zaman bu sizin bir mola vermeniz, programınızı temizlemeniz ve sadece rahatlamanız, doğada uzun bir yürüyüş yapmanız, keyif aldığınız bir şey yapmanız ve enerjinizi yenilemeniz için bir işarettir.
Sürekli yemek yeme eğiliminde olduğunuzu fark ettiğinizde, durup vücudunuzu dinlemeniz gereken zamandır. Enerji kaynağı olarak mı yemek istiyor yoksa sadece bir mola için mi ağlıyor?
Artık hiçbir şey seni heyecanlandırmıyor
Sizi eskiden heyecanlandıran ve size amaç veren şeylerde neşe bulmayı bıraktığınızda, yaratıcı enerjiniz en düşük seviyededir. Bu, kendinize biraz daha odaklanmanız, kendinize biraz “yalnız zaman” vermeniz, müşterilerinizi nasıl memnun edeceğinizi ve memnun edeceğinizi sürekli düşünmek zorunda kalmamanız gerektiğinin işaretidir.
Mola verin, yeni bir şeyler yapın, daha önce hiç denemediğiniz bir yerde yemek yiyin, şık bir kütüphaneye gidin, film izleyin, parkta uzun bir yürüyüş yapın, kitap okuyun ve heyecanın ve enerjinin vücudunuzu nasıl doldurduğunu göreceksiniz.
Etrafınızda kendinizden başka kimseyi istemezsiniz
Sevdiklerinize çıkışmaya başladığınızda, sabrınız tükendiğinde, sadece bir battaniyenin altına saklanıp yalnız kalmak istediğinizde, o zaman tam da bunu yapın! Bir veya iki günlüğüne buluşmalarınızı iptal edin, telefonunuzu kapatın ve kendinizi bir kaledeymiş gibi evinize kilitleyin. Ya da daha iyisi, tek başınıza bir yere kaçın, kendinizi rahatlatıcı yiyeceklerle, güzel bir kitapla ve güzel bir manzarayla şımartın.
Vücudunuz size bariz sinyaller göndermeye başladığında kaybedecek zaman yoktur. Söyleyeceklerini dinleyin ve sadece bir mola verin. Birkaç gün izin alıp sadece kendinize odaklanmak, kötü bir ruh hali veya tavırla randevularınıza katılmaktan daha iyidir.